İlaç alerjisi vücudumuzun kullandığımız ilaca veya içerinde yer alan diğer ek maddelere koruyucular,tatlandırıcılar, renklendiriciler gibi vermiş olduğu anormal yanıttır. 4 farklı mekanizma ile ilaç alerjisi gelişebilir. İlaç sonrası gelişecek bulgular bu mekanizmalara göre değişir. Her birinin hafif ve ağır formları bulunmaktadır. Yaşamı tehdit edici boyutta olabileceği gibi çok hafif bulgulara da neden olabilir. Devamını Oku

Ürtiker deriden kabarık, kızarık ve üzerine basınca rengi solan çok kaşıntılı bir deri döküntüsüdür. Aslında bir hastalık değil, bir belirtidir. En önemli özelliği döküntülerin sönüp kaybolup tekrar vücudun başka yerinde çıkmasıdır. 24 saatten daha uzun aynı bölgede kıarıklık kalmaz. Çok sık rastlanır. Yaşamı boyunca her 4 kişiden biri en az 1 kez ürtiker geçirmiştir. Eğer ürtiker cilt altı dokusunun daha gevşek olduğu göz çevresi, dudak, genital bölgede çıkarda buralarda şişliklere ödeme neden olacaktır. Bu bulgular aileleri korkutsa da aslında bizim için ürtikerin eş değeri olarak kabul edilir. Devamını Oku

İnek sütü alerjisi tanısı almış çocuklarda tedavi süt ve süt ürünleri ile bunları içeren besinlerin diyetten çıkarılmasıdır. Diyet önerileri her hasta için özel olarak hazırlanmaktadır. Hastanın yaşına, anne sütü alma durumuna, inek sütü alerjisinin şiddetine ve tipine göre değişmektedir. Besin alerjisinin sık görüldüğü dönem çocuklarda büyüme gelişme açısından kritik bir dönemdir. Bu nedenle nutrisyonel eksikliklere dikkat edilmelidir. Devamını Oku

Her çocukta süt alerjisinin şiddeti birbirinden farklıdır. Süt alerjisinin şiddetine göre yapılan diyet değişmektedir. Bizim ilk hedefimiz bebeğin anne sütü almasıdır. Devamını Oku

Atopik dermatit; egzama olarak da bilinen çocuklarda daha sık görülen, tekrarlayan, kaşıntılı, kronik bir deri hastalığıdır. Genetik yatkınlığı olan çocuklarda çevresel faktörlerin de etkisiyle ortaya çıkar. Çoğunlukla erken çocukluk döneminde başlar. Devamını Oku

Astım genetik yatkınlık zemininde kişiye ait faktörlerle çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu oluşan bir hastalıktır. Hastalığın temeli,  havayollarında daralmaya bağlı hava akımında kısıtlılıktır. Buna bağlı olarak kişilerde tekrarlayan hışıltı, nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi ve öksürük olur. Astımın en önemli özelliklerinden biri bulguların değişkenliğidir. Kalıcı olarak hava yolu akımı bozulmaz. Tedaviyle veya bazen de kendiliğinden bulgular geriler. Devamını Oku

Göz küremizi ve göz kapaklarımızın iç yüzeyini kaplayan konjuktiva adı verilen doku dış etkenlerle sürekli temas halindedir. Gözün alerjenlerle teması da bu alanda olur ve gelişen enflamasyona bağlı alerjik konuktivit hastalığı oluşur. Dünya genelinde en yaygın alerjik durumlardan biridir.  Diğer alerjik hastalıklarla birlikteliği sıktır, bunların başında alerjik rinit gelir. Devamını Oku

Tükettiğimiz besinlere karşı bağışıklık sistemimizin verdiği anormal bir yanıttır. Bu yanıtın mekanizmasına göre besin alerjileri 3 ana grupta sınıflandırılır.

  1. Erken tip (IgE aracılı)
  2. Geç Tip (Hücre veya IgE aracılı olmayan)
  3. Miks tip.

Erken tip (IgE aracılı) besin alerjisinde belirtiler genelde dakikalar içinde ortaya çıkar. Bu nedenle şüpheli gıda ile belirtinin ilişkisini kurmak kolaydır. IgE aracılı besin alerjilerinin en önemli özelliği kişi alerjisi olan besini tükettiğinde gelişen reaksiyon hayatını tehdit edici özellikte olabilir. Bu nedenle bu tip alerjinin bir an önce tanısının koyulması ve tetikleyici gıdanın beslenmeden çıkarılması gerekir. Ancak her zaman, her hastada veya her miktarda alerjik şoka neden olmaz. Besini tükettikten sonra ciltte kabarıklık, kızarıklık, kaşıntı kurdeşen dediğimiz döküntü ve ödem, burun akıntısı, hapşırma, öksürük gibi belirtiler de oluşabilir. Devamını Oku

5 yaş ve altındaki çocuklarda tekrarlayan bronşiolit yaygın olarak görülmektedir. Tipik olarak, bu yaş grubunda yılda yaklaşık 6-8 kez meydana gelen üst solunum yolu enfeksiyonları ile ilişkilidir. RSV ve rinovirüs gibi bazı viral etkenler de çocukluk çağı boyunca tekrarlayan bronşiolite neden olmaktadırlar.

Viral enfeksiyonlar dışında doğuştan gelen kalp, akciğer, havayolları ve yemek borusuna ait yapısal bozukluklar, bağışıklık sistem yetmezlikleri, reflü, yabancı cismin akciğere kaçması gibi durumlar da tekrarlayan bronşiolitlere neden olabileceği akılda tutulmalıdır. Devamını Oku